Ana Sayfa > Özəl > TÜRK ASRI
TÜRK ASRI4-11-2023, 17:48. Yazar: sevinc1 |
Günümüzde insanlığın içinde bulunduğu buhrana baktığımızda kadim Türk tarihini Türk medeniyetini, Büyük Türk şahsiyetlerini yeniden özlemiyor muyuz? Türklerin ortak atası Oğuz Kağan (Mete Han) bozkırdaki Türk boylarını tek çatı altında birleştirmiş, büyük ve güçlü bir devletin temellerini atmıştır. Töre ile topluma düzen vermiştir. Kadim Türk Töresi, Devlet düzenini, hukuk sistemini, sosyal ve ekonomik hayatı düzenleyen, toplumun tümünü kapsayan adalet, birlik ve düzeni sağlama gayesiyle oluşturulan sözel kurallardır. Kurallardan bazıları; “Kimse töreden üstün değildir. Dirlik ve birlik için töre budur. Her er eşine, atına, pusatına sahip çıkacak. Er kişi yalan söylemeyecek. Mal çalan, mülk çalan misliyle ödeyecek. Hesabı ya malıyla ya canıyla sorulacak. Kim ki bir ırza musallat olursa, canından olacak. Her kim olursa olsun haksız, aldatıcı iş tutarsa hesabı hemen sorulacak. . Aman dileyene kılıç üşürülmeyecek, sığınana arka dönülmeyecek. Mazluma merhamet, zalime azap duyulacak. Zayıfa, yaralıya, çocuğa ve kadına el kaldırılmayacak. Kızı isteyen kağan da olsa, bey de olsa kız istediğine verilecek. Gereksiz yere ağaç kesmeyeceksin, suyu kirletmeyeceksin. Herkes adaletle iş görecek. Kağan odur ki adaleti üstün tutsun, töreyi yaşatsın. Töre yok olursa İl yok olur. İl olmazsa budun kul olur.” Kadim Türk Töresi, Oğuz Ata’nın buyruklarıyla yeşermiş günümüze kadar ulaşmıştır. Yine Göktürk Devleti'nin kağanlarından Bilge Kağan, “Başına geçtiğim Türk Milletinin birliği ve yüceliği için gece uyumadım, gündüz oturmadım. Ölesiye, bitesiye çalıştım. Tanrı yardım etti, bahtım yâr oldu, yoksul milletimi zengin ettim. Türk milletini bütün milletlerden üstün kıldım! ” (Orhun Kitabeleri) demiştir. Anlaşıldığı üzere Atalarımız Orta Asya’dan birlik ve dirlik içerisinde güçlü bir toplum oluşturduktan sonra hedefindeki Cihan Hâkimiyeti (Kızıl Elma) Mefkûresine yürümüşlerdir. Atalarımız İslamiyeti kabul ettikten sonra bizdeki Cihan Hâkimiyeti hedefi ve Müslümanların İslamiyeti tüm cihana yayma hedefi birleşmiş, Kağanlarımız Alplik (Savaşçı) özelliklerinin yanına Erenlik(Manevi Önder) liği de katarak gönüllerin fethini de sağlamışlar. Hoca Ahmet Yesevi Hz.lerinin (Pir-i Türkistan) ışığında yetişen Horasan Erenleri dediğimiz Alperenler fethedilecek coğrafyalara önceden gidip İslam’ın izzetini ve Türk’ün töresini (merhametini,adaletini) götürmüşlerdir. Anadoluya gelen gönül erenlerin insana yaklaşımlarını özetleyen sözlerine bakarsak ; Hasan Harakani Hz. “ Her kim bu dergah’a gelirse ekmeğini verin ve dinini ve inancını sormayın; zira Ulu Allah´ın dergahında ruh taşımaya layık olan herkes, elbette Ebu´l- Hasan´ın sofrasında ekmek yemeğe layıktır.” demiştir. Hacı Bektaşi Veli Hz. “Herkese şefkat gözü ile bakmalısın. Yetmiş iki millete bir gözle bakmayan halka müderris olsa da; Hakk’a âsîdir.” demiştir. Mevlana Celalettin Rumi Hz. “ Gel, ne olursan ol yine gel, İster kâfir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel, Bizim dergâhımız, ümitsizlik dergâhı değildir, Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel..” demiştir. Yunus Emre “Biz gelmedik kavga için, bizim işimiz sevgi için, Dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldik ” demiştir. Şeyh Edebali “İnsanı yaşat ki Devlet yaşasın ” demiştir. Nihayetinde tarihimizin ve kültürel hafızamızın bize gösterdiği ve günümüz dünyasındaki bir gerçeklik varsa oda şudur ki; Son iki-üç asırda kendilerini süper güç ilan eden ülkelere baktığımızda Dünya milletlerine gözyaşı-zulüm ve adaletsizlikten başka bir şey ihraç etmemişlerdir. Çünkü kültürel hafızalarında İnsanı yaşatma gibi bir gaye bulunmamaktadır. Oysa Atalarımız asırlardır fethettiği topraklara dil, din, ırk ayırt etmeksizin huzur, adalet ve emniyet götürmüştür. Milletimizin dünya milletlerine vaat ettiği şey İnsan sevgisi, yaşatma gayesi, adalet ve emniyetten başka bir şey değildir. Dünya’nın tekrardan Türk’ün hâkimiyetinde merhamet, adalet ve emniyete ihtiyacı vardır. Umudumuz odur ki, yetim ve mazlum coğrafyalar yeniden Türk’ün gölgesinde serinlesin.. Ve yeniden “TÜRK ASRI ” başlasın. “Ey TÜRK! Üstte mavi gök çökmedikçe, Altta yağız yer delinmedikçe, Senin ilini ve töreni kim bozabilir! Titre ve kendine dön! ” Bilge KAĞAN Murat UZAK , KAĞANDER Genel Sekreteri Geri dön |